Tuesday, August 24, 2010

Call me Sussy/Benim adım bundan sonra Sussy


Hangi Sussy mi? Yukarıdaki afet, kendisi Fellini'nin ilk renkli filmi Giulietta degli Spiriti'nin (ve daha sonra 8 1/2'nin) fantazi kahramanı, bilinçaltı kadını. Bir yandan kocasının aldatmaları, diğer yandan ruhlar dünyası tarafından kapana sıkıştırılan Giulietta'nın sığındığı ve güç aldığı kadın/imge.

Which Sussy, you say. The gorgeous-one above, the fantasy, sub-conscious character of 'Giulietta degli Spiriti (and later of 8 1/2). On the one hand, she is trapped by her husband's infidelity, on the other hand by the world of the spirits, Giulietta finds refuge in her.

 

Hiç bir şey anlamadınız mı? Şöyle anlatayım, Giulietta 1960'larda sahil kenarında güzel bir evde, yakışıklı bir koca, 2 hizmetçi ve bir sürü elbise/mücevherle yaşayan bir ev kadınıdır. Çevresi ve kendi bunların insanı mutlu etmeye yeteceği düşüncesindedir, ama Giulietta bir yandan çeşitli medyumlar aracılığıyla ruhlar dünyasından dost ve düşmanlar edinirken, diğer taraftan da kocasının mesafeli tavırlarının arkasındaki gerçeği fark etmeye başlar. Kocasının onu aldatmasıyla ahlak dengesi bozulan Giulietta kendini (sözde bir tedasüfle) açık ve marjinal bir seks hayatı olan komşusu Sussy'nin yanında bulur.

It's not clear enough? O.k. let me tell you this way. Giulietta is a housewife in the sixties, living in a beautiful house near to the beach, with her handsome husband, two maids and lots of clothes and jewelry. Her entourage and herself though that that's all it takes to be happy, but Giulietta starts to have friends and enemies from the other world through different psychics and to realize the real reason behind her husband's distance to her. Giulietta's sense of ethics is destroyed by his husband's infidelity, so she found her self ("by accident") on the doorstep of her decadent neighbor Sussy whose sex life is questionable at least.

Bu kısım, 8 1/2'taki gibi bir bilimçaltı/fantazi evidir, yalnız bu sefer fantazi bir erkeğe değil, kadına aittir. Ev (ya da malikane) renkli vitraylar ve tüllerle süslü, içinde küçük fantazi köşeleri barındıran bir giriş katından sonra, tamamı otlar ve çiçeklerle kaplanmış üst kata çıkar. Evde tadilat olduğu için her şey bölük pörçüktür, ev bir bütünlük sahibi değildir. En üst katta ise, Sussy'nin zevk odası bulunur. Yuvarlak beyaz saten yatağın üstünde tavanda yuvarlak bir ayna asılıdır, ve istiridye şeklindeki boşluktan kaydırakla doğrudan havuza ulaşılır. Bu oda özellikle Yunan motifleri taşır, zira Giulietta'ya talip olan Sussy'nin üvey oğlu da tam bir Adonis'tir.

The house is the fantasy house in 8 1/2, but this time the fantasy belongs to a woman. The house (or mansion has a floor-level covered with colored sainted glassed and veils with little corners for different fantasies, the second floor is covered by flowers and wild plants. Because the house is in repair, everything is scattered and the house doesn't have unity. The top floor is Sussy's "pleasure room". A round mirror is hung in the ceiling on top of a round satin bed and a slide goes directly to the poor from an oyster shaped enterance. This room especially has Greek motives, also Giulietta's suitor; Sussy's stepson, is the Adonis itself.


Zaten Sussy'nin ve çevresindeki herkesin hal ve görünüşleri Dionysos'un maiyetine benzer, Sussy'de ise bir maenad'lık havası vardır. Dionysos'un takipçileri gibi Sussy de zevk ve kendini kaybetmeye tapar. Sussy'nin yardımlarıyla Giulietta'nın kocasından bağımsız bir kimlik bulması da bu yolla mümkün olacaktır.

 In fact, all the people in Sussy's entourage is like Dionysos' followers and Sussy is a true maenad. Like Dionysos' followers, Sussy also worships to pleasure and frenzy. In this way, Giulietta, with Sussy's help will find her true self without her husband.


Ancak geçmişten gelen simgelerle vücut bulan din ve toplum baskısı, Giulietta'nın dişiliği ve arzularıyla birleştiğinde onu deliliğin sınırlarına götürür.

But religious and social pressures, clashing with her femininity and her desires will drive her into madness.



Film kuşkusuz Fellini'nin kadınları anlamaya çalıştığı filmdir, aynı zamanda Giulietta'yı oynayan Giulietta Masina'nın Fellini'nin eşi olduğu ve ilişkilerinin o dönemde çalkantılı olduğu da göz önünde bulundurulursa, bir çeşit günah çıkartma ya da eşine mutlu olma yolunu gösterme olarak da anabiliriz.

The film is Fellini's try to understand women and if we consider that Giulietta Masina who plays Giulietta is Fellini's wife in real life and that their relationship was troubled at the time, we may also call it the film Felini tries to make amends and show ways to her wife for her to be happy.

No comments:

LinkWithin

Related Posts with Thumbnails